İngilizce’de Automated Teller Machine olarak anılan Türkçe de ise otomatik vezne makinesi olarak tercüme edilebilecek olan ancak dilimizde genellikle bankamatik olarak kullandığımız ATM’ler kısaca finansal araçlar olarak tanımlanabilmektedir.
ATM’ler ilk çıktıkları zamanlarda yalnızca hesabınıza para yatırma ve çekme işlemleri için kullanılan ancak gelişen teknolojiler ışığında günümüzde neredeyse şubede yapılabilecek tüm işlemlerin yapılabildiği bir yapıya bürünmüştür. Genel mantık olarak bankamatikler yani ATM’ler, size özel olarak tanımlanmış olan kimlik numarasıyla hesabınızı tanıyan ve ona erişim izni veren makinelerdir.
Ayrıca, her teknolojik aletin belirli bir kullanım zamanı vardır ve eğer bu zamandan önce icat edilirse yaygınlaşması zaman almaktadır. Bu duruma örnek olanlardan biri de ATM’dir. Çünkü, ATM icat edildikten 37 sene sonra aktif kullanılan bir teknoloji olmuştur. Türkiye’de ise kullanılması 50 seneyi geçmiş bir icattır. İlk olarak Osmanlı Ermenilerinden Luther George Simciyan tarafından 1930 yılında bulunmuş olan ATM, Amerika’da kendine kullanım alanı yaratamadığı için rafa kaldırılmıştır.
Bu olaydan 37 sene sonra ise 1967’te John Adrian Stepherd Barron tarafından elektronik bankamatik, İngiltere’de Barclay Bank için üretilmiştir. Türkiye’de ise 1982 yılında İş Bankası tarafından ilk kez kullanılmıştır.
ATM’ler, kart okuyucu, klavye, hoparlör, ekran, yazıcı, para yatırma/çekme olmak üzere altı ana aygıttan meydana gelmektedir. Kabinlerinde enerji kesilmesi gibi durumlarla başa çıkılabilmesi için en azından işlemin yarım kalmaması ya da işlemin hafızaya kaydedilmesi amacıyla güç kaynağı ve sistemin aşırı sıcak ve soğuktan zarar görmemesi için de klima sistemleri bulunmaktadır.
ATM’lerin gün geçtikçe kullanım alanlarının artması ATM’de arıza yaşanması durumunda da daha fazla göze batmaya neden olmuştur. ATM’lerde en çok karşılaşılan arıza ise nötr-toprak voltajının nominal seviyeden yüksek olması sorunudur.
Çünkü, hemen hemen hiçbir ATM’de, nötr-toprak için istenilen 1V seviyesi tutturulamaz ve bu da ATM’lerin sürekli arıza yapmalarına sebep olur. İzole trafo ile işletme ve koruma topraklaması ayırılıp, kısmi çözüm sunulsa da sorunun sadece topraklama veya nötr kaynaklı olup olmadığı bilinmediğinden genel bir çözüm de geliştirilememektedir.